ELİMİZDEKİ HAYIR'I KAYBETMEYİ NASIL BAŞARABİLİRİZ.?!

Elimizdeki Hayır’ı kaybetmeyi başarabilir miyiz?
Evet, bu mümkün…
Elimizdeki Hayır’ı kaybetmeyi başarmanın çeşitli yol ve yöntemleri var. Hem de garantili..!
Tabii belli koşulları da var.

Önce sıkı bir Hayır’cı görünüme sahip olmak gerekiyor.
Şöyle her yerinden Hayır fışkıracak.
Facebook, Twitter hesaplarında profil, kapak resimlerin falan Hayır diye bağıracak.
Bir süre, ne kadar Hayır'cı paylaşım varsa sayfanda paylaşacaksın.
Hatta Kemalisteri, ulusalcıları sevmesen de, "İzmir'in dağlarında çiçekler açar" marşını bile paylaşmalısın.
Hayır’cı görünmekte kimse eline su dökememeli. Kimseyi beğenmeyecek, onları yeteri kadar Hayır'cı olmamakla suçlayacaksın.
Bütün Hayır'cıların ilgisini çekeceksin.
Bir süre sonra, öyle her önüne gelen Hayır argümanlarını paylaşmayı durdurmak gerekiyor.
Artık "elimizdeki Hayır'ı kaybetmeyi başarmamızı" sağlayacak argümanları paylaşmaya başlamalısın.
Tabii bir yöntem dahilinde...

Peki, elimizdeki Hayır'ı kaybetme yöntemleri nelerdir?
İşin püf noktası şu: Ne kadar Evet’çi argüman varsa, yani Evet cephesinin, Evet’i kazanmak için yaptığı bütün ayakları havada, yalan temelli propagandaların hepsinin, ayaklarının yere basmasını sağlamak ve gerçek görünmesine yardımcı olmak…
Bildiğiniz gibi, bu ayakları havada ve yalan temelli propagandalardan en fazla kullanılanı, Hayır’cıları terör örgütleriyle işbirliği yapmakla suçlamak.
Erdoğan ve Binali Yıldırım, hemen her konuşmasında Hayır oyu verecekleri PKK, Kandil ve FETÖ ile işbirliği yapmakla suçluyor.
Aslında bu her yönüyle yalan bir iddia. Normal koşullarda Evet oyu vereceklerin bile bir çoğunda tepkiye yol açabilecek, etkisiz bir propaganda…
Ama sen Hayır’ı kaybetmeyi başarmak istiyorsan kurnazca davranarak bu propagandayı etkili kılabilirsin.
Örneğin PKK terörünü kınayanları eleştirerek işe başlayabilirsin.
Onları ırkçılıkla, sosyal şoven olmakla falan suçlarsın.
Bu yöntemi somut bir örnek üzerinden açıklasam iyi olacak.

Dün bu konuda ders niteliğinde bir facebook hesabı ve o sayfada yapılan bir paylaşım gördüm.
Önce sayfayı; Evet'çi cephenin, Hayır'cıları, PKK terörü ile aynı safta gösterme propagandasını etkili kılma yöntemini daha iyi açıklayabilmek için size anlatmak istiyorum.
Sayfanın kapak resminde koca bir HAYIR yazısı vardı.
Ayrıca profil resminde de Bolşevik kalpaklı güzel bir kızın resmi vardı. (Bu tür şeyleri pazarlayan Rusça bir siteden alınmış.)
Yani hesabın sahte bir isim üzerine açıldığı belli. Bu, fotoğraflardan da anlaşılıyor. Kişisel hiç bir fotoğraf konmamış.
Kısacası, Hayır'ı kaybetmeyi başarmak istiyorsanız böyle bir Facebook hesabı ve sayfa size çok yararlı olur.

Paylaşıma gelince...
Şöyle başlıyordu; "Hem kendine 'sosyalistim, komünistim' diyeceksin, hem de 'ama PKK, ama PYD' deyip kem küm edeceksin, Kürt halkına, HDP'ye yapılan zulme sesini çıkarmayacaksın."
Ne kadar başarılı bir "elimizdeki Hayır'ı kaybetme yöntemi" değil mi?
Profil resmiyle de, komünistlik payesi önceden rezerv edildiği için, rahatlıkla sosyalistlik ve komünistlik üzerine raconunu koyuyor.
Eğer kendine sosyalist ya da komünist diyorsan PKK terörünü kınamayacak,  PYD'nin de ABD emperyalizmi ile olan işbirliğini görmezden geleceksin.
Bu arada hemen dikkatinizi çekeyim, PKK ve PYD'yi eleştirdiğin anda HDP milletvekillerinin tutuklanmasına da ses çıkarmamış, hatta onaylamış oluyorsun.
Yetmemiş PKK terörünü kınayan herkesi de "sen ezen ulusun ırkçı,şoven ağzıyla ve ruhuyla zırvalayan bir sosyal şovensin, başka bir deyişle sen bir sosyal faşistsin, senden ne köy olur ne kasaba!" diyerek Hayır'cıların % 80'ni Evet'çi cepheye yazmış.
Böylece AKP'nin Kürt nüfusun yoğun olduğu kentlerde yarattığı terörün arkasındaki PKK ile yaptığı işbirliğini açığa çıkarmanın da önü kesilmiş oluyor.
PKK, PYD, HDP ve Kürt Halkı da bütünleşmiş oluyor. Tabii bu arada kapak resmindeki o kocaman HAYIR kelimesi de Hayır'cıların PKK ile bütünleşmesini sağlıyor.
Nereden bakarsan ustaca uygulamaya konmuş bir elimizdeki Hayır'ı kaybetme operasyonu.

Bir kaç başarılı örnek daha var. Onları da aktarayım.
Kendini tarihsel TKP'nin temsilcisi olarak lanse eden bir kesimin, nostaljik bir isimle çıkardığı bir gazetede 8 Mart dünya kadınlar günü nedeniyle yayınlanan bir mesaj örneğin...
Bir kadın gerilla sırtında kaleşnikof'la gülümsüyor.
Kendisini, görüp bilmesem dijital karakter olmasından şüpheleneceğim, bir robot gibi seri paylaşım yapan bir şahıs paylaşmış.
Bu da çok başarılı bir "elimizdeki Hayır'ı kaybetme yöntemi"...

Bir de "Tekçiliğe Hayır" bağlamında spot paylaşımlar var.  Bunlar da oldukça kullanışlı.
Bu anayasa değişikliğinin birincil amacının aslında, Küresel Kapitalizmin ülkemize dayattığı konfederal sistem için zemin hazırlamak olduğu gerçeğini saklamak için birebir.
Aynı zamanda "tek adam" olgusuna da gönderme yaparak Hayır'cıların elindeki "Tek Adama Hayır" belgisinin değerini de bir çırpıda sıfırlamış oluyor.
En çok da Erdoğan-AKP iktidarının 7 Haziran seçimlerine kadar sürdürdüğü Konfederatif Sisteme göz kırpan politikasının etkisini kırmak için, göstermelik olarak ürettiği, "Tek devlet, Tek millet Tek bayrak, Tek vatan" palavrasına da inandırıcılık kazandırıyor.

15 Nisan'a doğru elimizdeki Hayır'ı kaybetmeyi başarmak için hepsinden elverişli fırsatlar çıkacağını tahmin ediyorum.
AKP'nin referandum öncesinde MHP'li seçmene şirin görünmek için düzenlediği "Terör operasyonlarını" izliyorsunuzdur.
Referanduma yaklaşırken, -en verimli olması açısından- uzmanlarca saptanmış en uygun zamanda, PKK'nın misilleme amaçlı, infial yaratacak eylemler yapması güçlü bir ihtimal...
Önce bu eylemleri Hayır'cı görünümü koruyarak bir devlet provokasyonu olarak ilan edeceksin.
Bir süre sonra ya PKK ya da dublörü TAK bu eylemleri üstlendiğinde bu, Hayır'cıların büyük bir fiyaskosu olarak kamuoyuna yansıyacaktır.
Hem Evet'çilerin elini güçlendirerek bir kısım oyların Evet'e akmasını sağlarken, hem de Hayır'cı Cephede derin çatlaklar oluşturmuş olursunuz.
Bitmedi... Eğer TAK üstlenirse, "TAK bağımsız bir gerilla örgütü, PKK'dan bağımsız olarak tepkisini koyuyor" gibi pişkinlikte pik yapan bir açıklama da bu çatlağı derinleştirecektir.
Dedim ya, "hepsinden elverişli diye...", hala bitmedi.
Eğer eylemi PKK üstlenirse, en vurucu darbeyi vurmanın tam zamanıdır.
Eylemi yarım ağız kınadıktan sonra, "Devletin Kürt Halkına yaptığı zulüm nedeniyle PKK misilleme yapmak zorunda kalmıştır" gibi bir açıklama yaparak çatlağı yarılmaya dönüştürmeyi başarabilirsiniz.

Buraya kadar Evet'çi Cephenin o saçma sapan, "Hayır'cılar ve PKK birlikte hareket ediyor" propagandasını nasıl başarılı bir "elimizdeki Hayır'ı kaybetme yöntemi" olarak kullanılabileceğini somut örnekleriyle anlatmaya çalıştım..
Bu yöntemlerin elimizdeki Hayır'ı kaybetmeyi başarmak açısından çok etkili olacağını garanti ediyorum.
Eğer işe yaramazsa bana gelin..

Önümüzdeki günlerde yayılmacı hamaset bakış açısından elimizdeki Hayır'ı kaybetmeyi başarma yöntemlerini anlatmaya çalışacağım.
İzlemenizi tavsiye ederim başarı başarıdır.

Nadi Öztüfekçi
10 Şubat 2017